İnsan kaynaklı iklim değişikliği, IPCC (Hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli) tarafından %99 oranında kabul edilmiş büyük bir çevre felaketidir. Bu felaket Türkiye’deki tarımı da büyük oranda olumsuz etkilemektedir, çünkü tarım yağış, sıcaklık, meteorolojik ve hidrolojik kuraklıktan doğrudan ve dolaylı olarak etkilenir, özellikle Türkiye’nin de içerisinde bulunduğu Akdeniz havzasındaki ülkelerin iklim değişikliğinden ciddi şekilde etkileneceği gerçeği bilimsel verilerle kanıtlanmıştır (3). Bu yüzden iklim değişikliğini yaşadığımız çağda Tarımsal Meteoroloji’nin tarımsal üretimin göz ardı edilemez bir parçası olduğu kabullenilmelidir. Tarımsal Meteoroloji’yi geliştirme ve uygulama kapsamında zorunluluklar getirilmeli, tarımcılar bu yönde eğitilmeli ve bilinçlendirilmelidir. Ziraat fakültesi eğitim müfredatlarında güncel bilgilerle revize edilmiş ‘Ziraat Meteorolojisi’ dersi zorunlu kılınmalıdır. Bu sayede aslında önlenmesi mümkün olan ya da minimal zayiatla atlatılabilecek yıllarca tekrar eden iklimsel felaketlerle tarımcıların çaresizlik içinde baş başa kalmalarının önüne geçilmiş olunabilir.
Türkiye’de, geleceğe dair tüm tarım faaliyetleri ve planlarında iklim bilgisi önemli bir yer tutmaktadır, Türkiye’de meteorolojik karakterli doğal afetlerin tarımsal üretime etkileri önemli miktarda ve olumsuz yönde giderek artmaktadır (2). Örneğin, Söke Ziraat Odası Meclis Başkanı Kemal Göven 11.10.2011 tarihinde yaptığı açıklamada aşırı yağışlar nedeniyle Pamuk tarlalarının diz boyu su içinde kaldığını ve üreticinin zararının yaklaşık 13 milyon lirayı bulduğunu belirtmiştir, aynı şekilde son 20-30 yıl içerisinde ülke genelinde her yıl meydana gelen iklimsel kaynaklı olayların meyveler, bağlar, tarla bitkileri, sebzeler gibi ürünlerdeki trilyonlarca liralık kayıpların kayıtlarına haber kaynaklarından ulaşmak mümkündür. Eğitilmiş bilinçli ve destek gören tarımcı ise bu olumsuz meteorolojik şartlara karşı mevcut tekniklerle bitkilerini nasıl koruyacağını bilir, olası toprak ve mahsul zararının önüne geçmek için gerekli tüm önlemleri alır, diğer yandan meteoroloji bilgisi olan Tarım Bilimcileri de ARGE çalışmalarına yönelerek dayanıklı özel çeşitler ve koruyucu fizyolojik ürünler geliştirebilir veya yeni teknik ve yöntemler geliştirip üreticilere ve dolaylı olarak ülkelerinin iklim yüzünden yitirdiği tarımsal ürünler bazında milli servetlerinin korunmasına ve arttırılmasına büyük katkılar yapmış olurlar.
ARGE çalışmaları konusunda geliştirilen tekniklerin ve önlemlerin uygulanabilirliği ile ilgili olarak kimileri maliyetin belirleyici faktör olduğunu söyleseler de gıda ve iklim merkezli yaşamın sürdürülebilirliği söz konusu oldukça iklimsel olayların, meteoroloji bilimi ve tarımın bütünleşik çerçevesinde araştırma, yatırım ve uygulama maliyetlerinin bir zarar kalemi değil, geleceği korumaya harcanan önemli katkı olduğu kabul edilmeli, gerekirse karşılıksız devlet finansmanı sağlanmalıdır. Meteoroloji ve hidroloji servislerinin yaptıkları hizmetlerin ekonomik faydaları ile ilgili olarak 1994 yılında Dünya Meteoroloji Örgütü’nce (WMO) organize edilen bir toplantıda, tarım sektöründe bu hizmetlerin maliyet/fayda oranının 1/15 olduğu belirtilmiştir. Bu ifade, hava tahmini için harcanan 1 dolar karşılığında, tarımda 15 dolar kazanıldığını gösterir, yine İngiltere’de yapılan benzer bir çalışmada ise hava tahminleri ile yılda 1 milyar sterlin değerindeki ekonomik zararın engellendiği tespit edilmiştir (1).
Kaynakça:
- Murat ASAR, Servet YALÇIN, Gökhan YÜCEL, Yüksel NADAROĞLU, Halis ERCİYAS, (2007), Zirai Meteoroloji, T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI DEVLET METEOROLOJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
- Tarımsal Meteoroloji, Çevre ve Doğal Kaynakların Yönetimi Grubu Çalışma Belgesi, Tarım Orman Şurası https://cdniys.tarimorman.gov.tr/api/File/GetFile/330/Sayfa/1416/1778/DosyaGaleri/7._tarimsal_meteoroloji_cevre_ve_dogal_kaynaklarin_yonetimi.pdf
- Caltı, N., Somuncu, M. (2019). İklim değişikliğinin Türkiye’de tarım üzerindeki etkisi ve çiftçilerin iklim değişikliğine yönelik tutumları. İstanbul Uluslararası Coğrafya Kongresi Bildiri Kitabı, Istanbul University Press. https://doi.org/10.26650/PB/PS12.2019.002.084